Fotoğraf: SES Diyarbakır
Haberin İngilizcesi için tıklayın
Diyarbakır Sağlık Platformu, Dicle Üniversitesi Hematoloji bölümünde çalışan ve dün (24 Haziran) nöbette olduğu sırada, 3 sayfalık bir mektup bırakarak intihar eden hemşire Bedia Özayoğlu Menteşe’nin ölümüne ilişkin açıklama yaptı.
Dicle Üniversitesi Başhekimliği önünde yapılan basın açıklamasında konuşan Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) AMED Şube Yönetim Kurulu Üyesi Gülhan Tekin, “Pandemi sürecinde sağlık emekçilerinin çalışma koşullarının daha da kötüleşmesinden kaynaklı psikososyal risklerin daha da artması, tükenme, mobbing, kronik yorgunluk, iş yeri stresi ve şiddetle birlikte sağlık emekçilerinin intiharları saklanamayacak kadar büyük bir gerçeklik olarak ortaya çıkıyor” dedi.
"Sağlıkta dönüşüm programı sorunları artırıyor"
Sağlıkta Dönüşüm Programı’na değinen Tekin, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Sağlıkta Dönüşüm Programı ile birlikte sağlık hizmetlerinin toplum yararından daha çok işletme mantığının öne çıktığı bir anlayışla verilmesi ve sağlık alanının güvencesizleştirilmesi sonucunda sağlıkta artan intiharları ve nedenlerini sürekli gündeme getiriyoruz. Sağlıkta dönüşüm programı sorunları gidermiyor aslında artırıyor. Genelgeler yönetmenlikler ve yöneticilerin keyfi kararları artık biz çalışanları yaşayamayacak duruma soktu.
"Çocuğunu bırakacak bir kreş yoktu"
Dün (24 Haziran) bu hastanede hematoloji biriminde çalışan hemşire arkadaşımız, nöbette olduğu sırada intihar ederek yaşamına son verdi. Çocuğunu bırakacak 7/24 hizmet veren bir kreş yoktu. Yıllardır talep ettiğimiz her işyerine kreşler sağlanmış olsa idi arkadaşımızın en azından bu sorunu giderilmiş olacaktı.
"Eşi Covid'ten kaynaklı izoleydi"
Kendisi gibi hemşire olan eşi, Covid’ten kaynaklı izoleydi ve Covid pandemisi nedeniyle yakınlarını göremeyen milyonlarca sağlıkçılarından biriydi. Bu intiharları iş kazası ve iş cinayeti olarak görüyoruz. Bu duruma ilişkin yetkilileri, yöneticileri adım atmaya çağırıyoruz.
Çalışma hayatının insani koşullara göre yeniden düzenlenmesi için verilecek mücadelede ve insani koşullarda yaşamayı sağlamak için biz sivil toplum örgütlerine iş düştüğünü biliyoruz. Bir arada durarak, konuşarak, tartışarak ve birlikte taleplerimizi haykırdığımızda daha güzel bir yaşamın bizi beklediğini biliyoruz.
"Kadın sağlıkçılar daha ağır koşullarda çalıştırılıyor"
Kadın sağlık emekçilerinin toplumsal cinsiyet eşitsizliğinin yanında güvencesiz koşullarda çalıştırılması, ekonomik ve özlük haklarının sürekli tırpanlanması, çalışma koşullarının her geçen gün ağırlaşması ve iş yükünün artması yaşamlarından vazgeçmelerine neden oluyor.
Dicle Üniversitesi Hastanemizde mart ayından itibaren Covid tanılı ve şüpheli hastaların tedavileri yapılıyor. Covid servislerinde 14 günlük çalışma ve sonrasında 7 günlük izolasyon hakkımız elimizden alındı.
"Güvenli iş güvenli gelecek sağlansın"
"Sağlık çalışanları, çalışma koşullarının gittikçe kötüye gittiği, emeğinin görülmediği, itibarının görülmediği, mobinge maruz bırakıldığı, torpil ile işlerinin döndüğü, yer değişikliği için sendikasına bakılıp ona göre işlem yapılan bir işyerinde çalışmak istemiyor. Aynı işi yapıp farklı statülerde çalışanların kadroya alınmasını bekliyoruz.
4/D 4/C 4/B ayrımı olmadan tüm çalışanlara güvenli iş güvenli gelecek sağlansın. Artık 4/D hemşirelerin sesini duyun ve bu arkadaşlarımızın sözleşmeye alınmasını sağlayın.
Adaletsiz, eşitsiz ve iş barışını bozan uygulamaların sona erdirilmesi için hastane ve rektörlük yöneticilerinin, alınan kararları tekrardan değerlendirmesini ve ivedilikle olumlu kararların alınmasını bekliyoruz. Artık bir can daha kaybetmek istemiyoruz."
Diyarbakır Sağlık Platformu’nda yer alan kurumlar şöyle: Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası, Tabip Odası, Eczacılar Odası, Diş Hekimleri Odası, Sosyal Hizmet Uzmanları Derneği, Mezopotamya Psikologları İnsiyatifi (RT)