Fotoğraf: AA arşiv
Afganistan’da Taliban’ın iktidarı almasının ardından şeriatçı yönetimin özellikle kadınlara yönelik getirdiği kadın ve insan hakları ihlali içeren kısıtlamalar dünya medyasında büyük yankı uyandırmıştı. Son olarak, kız öğrencilerin kılık ve kıyafetlerinin İslami kurallara uygun olmadığı ileri sürülerek üniversite eğitimlerine devam etmeleri engellendi.
Kararın ardından Afganistan’daki akademisyenlerden üst üste istifalar gelmeye devam ediyor. Kız öğrenciler ise eğitim almadan nasıl bir gelecek kuracakları konusunda endişeli.
Hal böyleyken Bamyan Üniversitesi Sosyal Bilimler Bölümü Öğretim Üyesi Mohammed Essa Darwish ve Afganistan’da eğitimden mahrum bırakılan öğrenciler ile konuştuk.
Evde evlenmeyi beklemekten başka çare yok
Taliban yönetimdeyken kadınlar çarşafındaki ufak bir açıklık, Taliban’ın şeriat temelli yönetimine karşı en ufak karşıt bir harekette bulunma gibi nedenlerden dolayı sokak ortasında kırbaçlanıyor. Kız çocuklarına eğitim hakkı ve herhangi bir meslek sahibi olma hakkı verilmiyor. Kadınlar eve kapatılarak başlık parası karşılığında evlenmek zorunda bırakılıyor. Eşini dinlemeyen kadınların yüzüne kezzap atmak hak sayılıyor.
Daha bunun gibi birçok insanlık suçu sayılan faaliyet ülkede yasal. Taliban’ın en son aldığı kız öğrencilerin eğitimine son verilmesi kararı dünya basınında büyük yankı uyandırdı.
Ağır dini eğitim korku ve şiddet yaratıyor
Afganistan’da bulunan Bamyan Üniversitesi Sosyal Bilimler Bölümü Öğretim Üyesi Mohammed Essa Darwish, 2021 yılında Taliban’ın rejimi yeniden ele geçirmesinin ardından üniversite eğitiminde meydana gelen değişiklikleri şöyle açıkladı:
“Taliban rejiminin ilk zamanlarında sözlü bir şekilde verdiği yasakları yazılı emir ve yasaklar takip etti. Bu yasaklar, sınıfların kız ve erkek öğrenciler için ikiye ayrılmasını içeriyordu. Kızlar için sert başörtüsü koşulları yaratmaya yönelik olan bu yasaklar üniversite eğitiminde dini konulara daha fazla odaklanmayı da içeriyordu. Dini derslerin kredisinin arttırılması emri verilmişti. Böylece üniversitede korku ve şiddet ortamı yaratılmış oldu.”
Ayrıca Darwish, dini eğitime ağırlık verilmesi sebebiyle öğrencilerin ana derslerinin aksadığını da sözlerine ekledi.
“Taliban halkın en büyük düşmanı”
Üniversite öğretim üyesi Darwish, eğitim alanında getirilen yasakları utanç verici bir eylem olarak tanımlayarak Taliban’ın ülkelerinde kadınlar başta olmak üzere halkın düşmanı olduğunu, kadınların insani ve doğal haklarının ellerinden alınıp onları okur yazar olmamaya, görüşlerini belirtmemeye, evde oturmaya zorladığını belirtiyor. Darwish, böylelikle bütün toplumun cahilliğe mahkum edildiğinin de altını çiziyor.
Öğrencilerin insani hakları yok sayılıyor
Darwish, meslektaşları gibi Taliban rejimini protesto etmek için istifa etti. Öğretim üyesi, kadınların yaşamlarının kısıtlanarak eğitim haklarının ellerinden alınması, Afgan kadın ve erkeklerin insani ve doğal haklarının yok sayılması ve son yirmi yılda elde edilen bilimsel ve kültürel kazanımların kaybolması üzerine yapabileceği tek şeyin istifa etmek olduğunu söylüyor.
Bu kaotik durum son bulana kadar da görevinin başına dönmeyeceğini vurguluyor.
Silahla sınıfa girip eğitime son verdiler
Lise üçüncü sınıf öğrencisi N.K. üniversiteyi kazanmak için gittiği kursta dersin başlamasına birkaç dakika kala silahlı şahısların sınıfa girerek hocalarına kız öğrencilerin eğitimine son verildiğini belirttiğini söylüyor ve o andaki duygularını şöyle anlatıyor:
“Bu haberi duyan kız öğrenciler son derece çaresiz ve üzgün görünüyorlardı. Ağlamaya başladılar. Bense Taliban’ın eğitim ile hiçbir ilgisi olmayan şeriatçı, kana susamış, kadın düşmanı bir örgütten başka bir şey olmadığını düşünerek onların karşısında ağlamayı büyük bir zayıflık olarak buluyordum. Bu yüzden ağlamadım başımı dik tuttum. Fakat başımı dik tutmak dışında elimden bir şey gelmiyordu. Ben de en az onlar kadar çaresizdim. Diğer kız öğrenciler gibi ben de okuldan ayrılmak zorunda kaldım.”
Kız öğrencilere “değersiz nesne” muamelesi
Afganistan’da bir üniversitede hukuk fakültesinde okuyan M.A, eğitimin onun için çok değerli olduğunu üniversiteyi varını yoğunu ortaya koyarak kazandığını, şimdiyse eğitimine devam edememekten dolayı duyduğu üzüntüyü dile getiriyor. Taliban’ın kız öğrencilere değersiz nesnelermiş gibi davrandığını, tüm öğrencilerin eğitim ve gelecek planlarının mahvolarak hayal kırıklığına uğradıklarını belirtiyor.
M.A, “Geleceğim için endişeleniyorum. Ne olacağını bilmiyorum. Bize daha ne kadar hayvan gibi davranacaklar! Artık hayat Afganistan’daki kadınlar için bitmiş gibi ve ben ağlamaktan başka bir şey yapamıyorum” dedi.
Ayrıca uluslararası toplum ve kadın haklarını koruyan kuruluşlardan Afganistan halkına, özellikle de Afganistan kadınlarına ciddi ilgi gösterilmesini istediğini, kadınların insan haklarının ihlal edilmesine izin vermemelerini talep ettiğini belirtti.
Kadınlar kendi kaderini tayin edemeyecek
Kabil Üniversitesi öğrencisi F.K., Taliban’ın kız öğrencilerin eğitim haklarını ellerinden aldığı günden beri kendini iyi hissetmediğini, eğitime son verilmesinin sebebi olarak İslami kıyafetlere uyulmama durumunun bahane edildiğini vurguluyor.
Eğer bu karar geri çekilmez ise Afgan kadınlarının geleceğinin belirsizlik içerisinde kalacağını, hiçbir kadının kendi kaderini tayin edemeyeceğini belirtiyor. F.K., bağımsız ve kendi ekonomik özgürlüğünü elinde bulunduran kadınların toplumdan silinmesiyle Afganistan’ın “felçli bir topluma dönüşeceğini” de ekliyor.
Taliban daha önce de yönetimi ele geçirmişti
Afganistan’da kadın haklarına tarihsel bir çerçeveden bakacak olursak birçok değişim yaşandığı görülüyor. 1964 yılında çıkarılan Afganistan anayasasıyla daha önceleri getirilen peçeli kara çarşaf zorunluluğu kaldırılarak kadınlara genel oy hakkı ve seçilme hakkı da dahil olmak üzere erkeklerle eşit haklar tanındı.
Ne yazık ki 1990’larda çıkan iç savaşın ardından 1996 yılında Taliban yönetimi ele geçirerek bu hakları kadınların elinden aldı ve sivil özgürlüklerini yok saydı.
2001 yılında Taliban rejiminin kaldırılmasının ardından kadınlar hukuken erkeklerle tekrar eşitlik kazanmış olsa da 2021 yılında Taliban tüm dünyanın gözü önünde yönetimi yeniden ele geçirdi.
Taliban’ın kadınlara karşı ne kadar acımasız, insanlık dışı bir politika uyguladığını artık tüm dünya biliyor. Buna rağmen hiçbir dünya ülkesi veya kuruluş bu yönetimi durdurmak için müdahalede bulunmuyor. Afgan kadınların geleceğinde umut ışığı görünmüyor. (GA/AS/AS)