Af Örgütü, "savaşta ve barışta, dünyanın bütün ülke ve toplumlarını bir kanser gibi kemiren kadına yönelik ayrımcılık ve şiddeti durdurmak elimizde," diyor.
Uluslararası Af Örgütü kadın kuruluşlarının şiddete karşı yıllardır yürütmekte olduğu mücadeleye katılarak, bu insan hakları skandalını sona erdirmek için kadın erkek herkesi harekete geçmeye davet ediyor.
Uluslar arası Af Örgütü'nün bu kampanya çerçevesinde kadına yönelik şiddetle ilgili derlediği verileri aynen sunuyoruz.
Kadına yönelik şiddet sayacı
Aşağıdaki istatistikler kadına yönelik şiddetin dünya çapında ne denli ağır ve yaygın bir sorun olduğunu ortaya koyuyorsa da bu rakamlar bu ihlalinin gerçek boyutunu göstermiyor.
Kapsamlı ve ayrıntılı olamadıkları için ihtiyatlı bir biçimde ele alınmalıdır. Kadına yönelik şiddet sistematik olarak araştırılmıyor ve gerçek istatistikler veriler bulunmuyor.
Birçok kadın, uğradığı şiddeti rapor etmiyor - utanmakta, kendilerine şüpheyle yaklaşılmasından, inanılmamasından veya daha fazla şiddete maruz kalmaktan korkmaktadırlar.
Bazı ülkelerde bu sorunla ilgili hiçbir bilgi olmaması ve bazı ülkelerde de kapsamlı bilgi bulunmaması, bu sorunun ülkeye özel olduğu anlamına gelmiyor. Aksine, incelenmesi ve baş edilmesi için daha fazla araştırma yapılması gerektiğinin altını çiziyor.
Küresel köy
Kadına yönelik şiddet küçültülmüş bir dünyada, 1000 kişilik bir küresel köyde nasıl görünürdü? (rakamlar BM, WHO ve hükümetler ve hükümet dışı örgütlerin istatistiklerine dayanıyor)
* Nüfusun beş yüzü kadın
* Aslında 510 olacaktı ama 10 bebek cinsiyet kökenli kürtaj nedeniyle hiç doğamadı veya ihmal sonucu bebekken öldü.
* 300 kadın Asyalı
* 167 kadın tüm hayatlarının bir noktasında dayak yemiş veya bir başka şiddet türüne maruz kalmıştır.
* 100 kadın tecavüz veya tecavüze teşebbüs kurbanı olacaktır.
Kadınlar ve nüfus
* Dünya nüfusunun yüzde 49.7'si kadın (3,132,342,000 kadın; 3,169,122,000 erkek) (BM Nüfus Dairesi)
* Normalde yaşıyor olması gereken en az 60 milyon kız çocuğu cinsiyet tercihli kürtaj veya erkek çocuklarından daha önemsiz olarak görüldükleri için yetersiz bakım nedeniyle çeşitli toplumlarda "kayıp"lar. (E, Joni Seager, 2003).
Aile içi şiddet
Aile içi şiddet farklı biçimlerde görülmektedir - tokat, yumruk, tekme ve dayak gibi fiziksel saldırıdan sindirme, sürekli küçümseme ve aşağılama, ailesinden ve arkadaşlarından tecrit etme, hareketlerini izleme ve kısıtlama, bilgiye ve yardıma erişimini engelleme gibi kontrol amaçlı tavırları da içeren psikolojik tacize kadar geniş bir spektrumda görülüyor.
Dünya çapında
* Her üç kadından en az biri, veya yaklaşık bir milyar kadın hayatlarının bir noktasında dayak yemiş, zorla seks yapmaya zorlanmış ya da farklı bir biçimde tacize uğruyor. Bunu yapan genellikle kendi ailesinden veya tanıdığı biri. (E, L Heise, M Ellsberg, M Gottemoeller, 1999).
* Kadınların yaklaşık yüzde 47'si ilk cinsel ilişkilerinin zorla olduğunu bildiriyor. (A, WHO 2002)
* Kadın cinayet kurbanlarının yaklaşık yüzde 70'I erkek partnerleri tarafından öldürüldü. (A, WHO 2002).
* Kenya'da haftada birden fazla kadının erkek partneri tarafından öldürüldüğü bildiriliyor. (E, Joni Seager, 2003).
* Zambia'da haftada beş kadın erkek partneri veya aile bireyi tarafından öldürülüyor (E, Joni Seager 2003).
* Mısır'da kadınların yüzde 35'i evliliklerinin bir noktasında kocalarından dayak yemiştir. (A, UNICEF 2000).
* Bolivya'da 20 yaş ve üzerindeki tüm kadınlar son 12 ay içinde fiziksel şiddete maruz kaldı. (A, WHO 2002).
* Kanada'da aileye yönelik şiddetin maliyeti, tıbbi bakım ve verim kaybı dahil yılda 1.6 milyar dolardır. (A, UNICEF 2000).
* ABD'de her 15 saniyede bir kadın, genellikle kocası/partneri tarafından, dövülüyor. (Dünya Kadınları hakkında BM Çalışması, 2000).
* Bangladeş'te tüm cinayetlerin yüzde 50'sini partnerleri tarafından öldürülen kadınlar oluşturuyor(E, Joni Seager, 2003).
* Yeni Zelanda'da kadınların yüzde20'si erkek partnerleri tarafından dövüldüğü veya fiziksel tacize uğradığını belirtmekte(A, UNICEF 2000).
* Pakistan'da kadınların yüzde 42'si şiddeti kader olarak görüyor; yüzde 33'ü karşı koymak için çok çaresiz olduklarına inanıyor; yüzde 19'u karşı koymuş ve yüzde 4'ü buna karşı harekete geçmiş. (Hükümetin 2001 yılında Pencap'ta yaptığı çalışma).
* Rus hükümet dışı örgütlere göre, Rusya Federasyonu'nda 36,000 kadın her gün kocaları veya partnerleri tarafından dövülüyor. (D, OMCT 2003).
* İspanya'da 2000 yılında her beş günde bir kadın erkek partneri tarafından öldürüldü (D, Joni Seager, The Atlas of Women).
* Britanya'da haftada yaklaşık 2 kadın partnerleri tarafından öldürülüyor(E, Joni Seager, 2003).
Cinsel şiddet
Tecavüz cinsel şiddetin en şiddetli biçimidir. Ayrıca istenmeyen gebelik ve HIV/AIDS gibi cinsel yolla bulaşan hastalıklara da yol açıyor. Ancak, tecavüz, içinde damgalanmayı barındırdığı için, büyük oranda gerçeğin altında belgelenmekte ve nadiren cezalandırılıyor.
Dünya çapında
* Her beş kadından biri hayatlarında tecavüz veya tecavüz girişimi kurbanı olacaktır (WHO 1997)..
* Güney Afrika'da her gün 147 kadın tecavüze uğruyor. (Güney Afrika Irk İlişkileri Enstitüsü 2003).
* ABD'de her 90 saniyede bir kadın tecavüze uğruyor (ABD Adalet Bakanlığı, 2000).
* Fransa'da her yıl 25,000 kadın tecavüze uğruyor (Avrupa Kadınlar Lobisi, 2001).
* Türkiye'de kadınların yüzde 35.6'sı bazen, yüzde 16.3'ü sık sık aile içi tecavüze uğruyor (2000 yılında yayınlanan taramalar, Müslüman toplumlarda kadın ve cinsellik, WWHR Yayınları: İstanbul, 2000).).
Kadın ve savaş
Çatışmalar sırasında kadınlara yönelik şiddet salgın boyutlarına ulaştı. Kitlesel tecavüzler sistematik biçimde bir savaş silahı olarak kullanılmaya başladı.
Üstelik çatışmalar sırasında kadınlar, bazen aileleri için temel ihtiyaçları karşılayabilmek için, fiziksel ve ekonomik zorlamalarla fahişelik yapmak zorunda kalıyorlar. Savaş kadınları başka yönlerden de etkiliyor - mülteci ve yerinden edilmiş kişilerin çoğunluğunu kadınlar ve çocuklar oluşturuyor.
Dünya çapında
* Mültecilerin yüzde80'inin kadınlar ve çocuklar oluşturuyor (BMMYK, 2001).
* Milyonlarca kadın ve çocuk tüm dünyada yaşanmakta olan 34 toplumsal, etnik, siyasi ve/veya uluslararası silahlı çatışmalarda kısılmışlardır (1 Ocak 2003 itibariyle aktif toplumsal silahlı çatışmalar, CSP - Sistemik Barış Merkezi).
* Kadın ve kız çocuklarının ticareti çatışma bölgelerinin yüzde 85'inde görülüyor (Save the Children 2003).
* Kadın dernekleri Ekim 2002'den bu yana Demokratik Kongo Cumhuriyeti'nin Uvira bölgesinde 5,000 tecavüz vakası tespit etmiştir; bu da günde 40 vaka anlamına geliyor (a, BM 2003).
* Ruanda'da 1994 soykırımı sırasında 250,000 - 500,000 arası kadın, yani kadınların yaklaşık yüzde 20'si tecavüze uğramıştır (Uluslararası Kızıl Haç raporu, 2002).
* Sierra Leone'de yerlerinden edilmiş kişilerin yüzde 94'ü tecavüz, işkence ve cinsel kölelik gibi cinsel saldırılara maruz kalmıştır (C, İnsan Hakları için Doktorlar, 2002).
* Irak'ta Nisan 2003'ten bu yana savaş sırasında ve sonrasında, aralarında sekiz yaşında kız çocuklarının bile bulunduğu en az 400 kadının tecavüze uğradığı bildiriliyor (İnsan Hakları İzleme Örgütü Araştırması, 2003).
* Kadınlar ve Silahlı Çatışmalar Çalışma Masasının 2001 raporuna göre, Kolombiya'da her 14 günde bir kadın zorla "kayıp" ediliyor (A, UNIFEM 2001)
* 1975 - 1979 yılları arasında Kamboçya'da yaklaşık 250,000 kadın zorla evlendirilmişti. Kızıl Kmerler rejimi sırasında ortalama olarak her Kamboçya köyünde iki grup arası evlilik gerçekleşmiş olabilir (UNIFEM).
* Bosna - Hersek'te, 1992 yılındaki 5 ay süren çatışmalar sırasında 20,000 - 50,000 arası kadın tecavüze uğradı. (IWTC. Küresel Kadın Ağı #212. 23 Ekim 2002).
* Kosova'daki bazı köylerde ergenliğe ulaşmış kadınların yüzde 30 - yüzde 50'si Sırp kuvvetlerinin tecavüzüne uğramıştır. (Uluslararası Af Örgütü, 27 Mayıs 1999).
Zarar veren uygulamalar
Dünyanın gerçek anlamda her kültüründe, "normal" veya "geleneksel" sayıldığı için görünmeyen kadına yönelik şiddet biçimleri bulunuyor.
Dünya çapında
* 135 milyondan fazla kadın ve kız çocuğu kadın sünneti olmuştur ve her yıl 2 milyon kız çocuğu ve kadın bu riskle karşı karşıyadır (her gün 6,000 kişi). (A, BM, 2002).
* Şu an 10 -17 yaş grubunda olan 82 milyon kız çocuğu 18 yaşına basmadan evlenecek (UNFP)
* Afrika'nın 28 üzerinde ülkesinde kadın sünneti uygulanıyor (D, Uluslararası Af Örgütü, 1997).
* Nijer'de en yoksul genç kadınların yüzde 76'sı 18 yaşından önce evlenecek (A, UNFPA 2003).
* Mısır' da 15-49 yaş arası evli kadınların yüzde 97'si kadın sünneti olmuştur (WHO taraması, 1996).
* İran'da, çoğunluğu etnik Arap olan Kuzistan bölgesinde, 2003 yılında iki aylık bir süre içinde 20 yaşından küçük 45 kadın, yakın akrabaları tarafından "namus" cinayetine kurban gitmiştir (Middle East Times, 31 Ekim 2003).
* Kadın sünnetinin Hindistan, Endonezya, Malezya ve Sri Lanka gibi Asya ülkeleriyle Avustralya'daki göçmen topluluklarda görüldüğü bildiriliyor (A, BM 2002).
* Hindistan'da yılda yaklaşık 15,000 çeyiz cinayeti yaşıyor. Bunların çoğu kaza süsü verilen mutfak yangınları sonucu oluyor (Injustices Studies. Vol. 1, Kasım 1997).
* Kadın sünneti Danimarka, Fransa, İtalya, Hollanda, İsveç, İsviçre ve Britanya'daki göçmen topluluklar arasında uygulanıyor (A, BM 2002).
Kadına yönelik şiddette devletin başarısızlığı
Kadına yönelik şiddet çoğunlukla bildirilmiyor. Kadınların şiddet olaylarını bildirmekten alıkoyan çeşitli unsurlar var: misilleme yapılacağı korkusu, ekonomik olanaklarının olmaması, duygusal bağımlılık, çocuklar için kaygı duyma ve giderim olanaklarına erişememe. Çok az ülkede polis, yargı ve tıbbi personele tecavüz vakalarıyla nasıl ilgileneceklerine dair özel eğitim veriliyor.
Dünya çapında
* Şiddete uğrayan kadınların yüzde 20-70'i WHO çalışması için kendileriyle görüşülene kadar hiç kimseye bundan bahsetmemiş (WHO, Cenevre, 2002).
* Güney Afrika'da tecavüz nedeniyle mahkumiyet oranı ortalama yüzde 7. Bu, 2003 yılında rapor edilen tecavüz sayısının üçte biri (Mart 2003, Polis Yıllık Raporu)
* Mısır'da fiziksel şiddete uğrayan kadınların yüzde 47'si bunu hiç kimseye söylememiş (Nüfus temelli çalışma, 1999). (A, WHO 2002).
* Şili'de tecavüze uğramış kadınların sadece yüzde 3'ü olayı polise bildiriyor (A, WHO 2002).
* ABD'de kadınların yüzde 16' sı tecavüzü polise rapor etmektedir; bildirmeyenlerin yaklaşık yüzde 50'si, isimlerinin ve özel ayrıntıların açıklanmayacağı garanti edilirse bunu yapacaklar (Ulusal Mağdur Merkezi/Suç Kurbanları Araştırma ve Tedavi Merkezi, 1992).
* Avustralya'da 12 ay içinde fiziksel saldırıya uğramış kadınların yüzde 18'i bunu hiç kimseye söylememiş (Nüfus temelli araştırma, 1999).
* Bangladeş'te kadınların yüzde 68'i dayak yediğini hiç kimseye hiçbir zaman söylememiş (A, WHO 2002).
* Avusturya'da 90lı yıllardaki tecavüz davalarının yüzde 20'si mahkumiyetle sonuçlandı (E, Londra Metropolitan Üniversitesi, 2003).
* İrlanda'da fiziksel tacize uğramış kadınların yüzde20'si polise başvurmuş (Nüfus araştırması, 1999). (A, WHO 2002).
* Rusya Federasyonu'nda aile içi şiddet mağduru kadınların yüzde 40'ı kolluk kuvvetlerinden yardım talep etmiyor (Uluslararası İnsan Hakları Federasyonu, Kadın 2000: Rusya).
* Britanya'da tecavüze uğramış kadınların yüzde 13'ü saldırıyı polise bildiriyor (E, Joni Seager, 2003).
Cezasız kalan şiddet
Kadına yönelik şiddet sıklıkla kontrolsüz ve cezasız kalıyor. Bazı ülkelerde bununla ilgili hiçbir yasa yok, başka ülkelerde ise yasalar bazı şiddet biçimlerini cezalandırabilirken bazılarını yasa dışı bırakıyor. Gerekli yasaların bulunduğu durumlarda bile birçok ülkede yasalar tam olarak uygulanmıyor.
Dünya çapında
* 2003 yılında en az 54 ülkede kadınlara yönelik ayrımcı yasalar bulunuyordu (BM Kadına Yönelik Şiddet Özel Raportörü raporuna göre)
* BM Kadına Yönelik Şiddet Özel Raportörünün 1994-2003 incelemesinde, incelenen ülkelerin neredeyse tamamında kolluk kuvvetleriyle ilgili sorunlar olduğu görülüyor.
* 79 ülkede aile içi şiddete karşı hiç yasa yok (ya da bilinmiyor) (UNIFEM, Not a Minute More, 2003).
* Eldeki bilgilere göre aile içi tecavüz sadece 51 ülkede cezai bir suç olarak tanımlanıyor (UNIFEM, 2003).
* Sadece 16 ülkede cinsel saldırıyla ilgili özel yasa bulunuyor; sadece 3 ülkede kendi başına kadına yönelik şiddeti suç fiili kategorisi olarak tanımlıyor (Bangladeş, İsveç ve ABD) (A, UNIFEM 2003).
* Bolivya, Kamerun, Kosta Rika, Etiyopya, Lübnan, Peru, Romanya, Türkiye, Uruguay ve Venezuela'da, ceza yasası uyarınca tecavüzcü kurbanla evlenmeyi teklif eder ve kurban da kabul ederse serbest bırakılmakta. (D, Joni Seager, The Atlas of Women, 2003).
* Sözde "Namus" savunması (tamamen ya da kısmi olarak) Peru, Bangladeş, Arjantin, Ekvator, Mısır, Guatemala, İran, İsrail, Ürdün, Suriye, Lübnan, Türkiye, Batı Şeria ve Venezuela'nın ceza yasalarında yer almaktadır (A, BM 2002).
HIV/AIDS
Kadına yönelik şiddet giderek daha çok önemli bir kamu sağlığı sorunu olarak kabul edilmekte. Şiddet kadının doğurganlık sağlığının yanı sıra fiziksel ve zihinsel sağlığını da çeşitli biçimlerde etkileyebilir. Kadına yönelik cinsel şiddet, HIV/AIDS bulaşma oranının aynı yaş grubundaki erkeklerden daha çok kadınlarda görülmesiyle sonuçlanmıyor.
Dünya çapında
* Dünya HIV/AIDS hasta nüfusunun yüzde 51'i (20 milyondan fazla) kadın (A, UNIFEM 2003).
* Dünya çapında HIV enfeksiyonlarının yarıdan fazlası 15-24 yaş grubundaki gençlerde görülmekte ve HIV pozitif 15-24 yaş arası gençlerin yüzde60'ı kadın (UNAIDS, 2003).
* Her gün meydana gelen 15, 000 yeni enfeksiyonun yüzde 55'i kadın (UNAIDS, 2003).
* Avrupa, alt-Sahra Afrika ve Kuzey Amerika'nın birçok şehrinde artık AIDS 20 - 40 yaş arası kadın ölümlerinde önde gelen nedenlerden biri (UNAIDS, 2003).
* 2003 yılında üç milyon kişi AIDS bağlantılı hastalıklar nedeniyle öldü (UNAIDS, 2003). (NM)
* Kaynaklar: A-BM belgeleri; B- hükümet ve hükümetler arası belgeler; C-hükümet dışı örgütlerin belgeleri; D-Uluslararası Af Örgütü belgeleri; E-diğer.