Kılavuza göre, sıkça sorulan sorular ve yanıtları şöyle:
Komisyon Türkiye için neden şimdi müzakere çerçevesi teklifinde bulunuyor?
Aralık 2004 tarihinde Avrupa Birliği üst düzey siyasi katılımla, siyasi reformlarla bağlantılı 6 adet mevzuatı yürürlüğe koyması halinde Türkiye ile katılım müzakerelerinin 3 Ekim 2005 tarihinde başlatılmasına karar verdi. 1 Haziran 2005 tarihinde Türkiye bu koşulu yerine getirdi. Türkiye ayrıca Ankara Anlaşmasını on yeni Üye Devleti kapsayacak şekilde genişleten protokolü de imzalamayı taahhüt etti.
Şimdi Komisyon, Konsey'in 3 Ekim 2005 tarihinden önce bir karara varmasını sağlamak üzere bir müzakere taslağı sunmalıdır.
Müzakere çerçevesi nedir?
Müzakere çerçevesi, katılım müzakereleri için gerekli prosedürleri ve yol gösterici ilkeleri belirler. Ayrıca, üye devletlerin Türkiye ile müzakereleri yürütebilmesi için zemin oluşturur.
Türkiye'nin AB'ye katılımı ne kadar zaman alır?
Türkiye'nin katılımı hemen yarın gerçekleşecek bir olay değil. Müzakerelerin hızı büyük ölçüde Türkiye'nin gerekli reformları yapabilme kapasitesine bağlı olacak. Bu süreç, on yıl ya da daha fazla sürebilecek, uzun ve zaman zaman zorlu bir süreç olacaktır.
Türkiye ve AB arasındaki ilişkilerin tarihçesi nedir?
Türkiye ve AB arasındaki hukuki bağ, ortaklık anlaşması olan "Ankara Anlaşması"nın imzalandığı 1963 yılına dayanıyor. Türkiye ilk defa 1987 yılında üyelik başvurusunda bulundu. 1989 yılında bu başvuru ile ilgili olarak Komisyon, Türkiye ile katılım müzakerelerinin hemen başlatılmasının faydalı olmayacağı, ancak bununla birlikte Türkiye ile ilişkilerin güçlendirilmesi gerektiği görüşüne vardı. 1995 yılında Gümrük Birliği oluşturuldu. 1997'deki Lüksemburg AB Konseyi'nde, Türkiye'nin AB'ye katılma ehliyetine sahip olduğu teyit edildi. 1999 yılında, Helsinki'de toplanan AB Konseyi Türkiye'ye aday ülke statüsü tanıdı. Aralık 2002'de Kopenhag'daki AB Konseyi, Türkiye'nin Kopenhag siyasi kriterlerini yerine getirmesi halinde, AB'nin Türkiye ile katılım müzakerelerini gecikmeksizin başlatmasına karar verdi. Aralık 2004'de, AB Konseyi Türkiye'nin siyasi kriterleri yeterince yerine getirdiğine kanaat getirerek, katılım müzakerelerinin 3 Ekim 2005'de başlatılmasına karar verdi.
Ankara Anlaşması ve Gümrük Birliği nedir?
Ankara Anlaşması, 1963 yılında Türkiye ve Avrupa Toplulukları (bugünkü AB) arasında imzalanan bir Ortaklık Anlaşmasıdır. Bu anlaşmanın dönüm noktası üç aşamada tesis edilen gümrük birliğidir. Son aşama, 1995 yılında Gümrük Birliği anlaşmasının imzalanması olmuştur.
Ankara Anlaşması protokolü nedir?
Protokol, Ankara Anlaşmasını tüm AB Üye devletlerini kapsayacak şekilde genişletir.
Altı adet mevzuat nedir?
Dernekler Yasası, Türk Ceza Kanunu, Bölge Adliye Mahkemelerinin kuruluşu hakkındaki yasa, Ceza Muhakemeleri Kanunu, adli kolluğun oluşturulmasına ilişkin yasa, ceza ve güvenlik tedbirlerinin infazı hakkında kanun.
Katılım müzakerelerinin özü nedir?
Tüm aday ülkeler, AB üyeliğinin getirdiği hakları ve yükümlülükleri kabul etmeli ve herhangi bir geçici süreli düzenleme söz konusu olmadıkça, bunları katılım zamanı geldiğinde tam anlamıyla uyguluyor olmalıdır.
AB'nin mevzuatı ve politikalarının tümü anlamına gelen Topluluk Müktesebatı, 35 başlık altında toplanmış olup müzakereler, bu bölümler üzerinde ayrı ayrı yürütülür.
Katılım müzakereleri nasıl yürütülüyor?
Katılım müzakereleri, 25 üye devletin aday ülkeyle doğrudan müzakere ettiği hükümetler arası bir konferans yoluyla yürütülür. Avrupa Birliği'nin ortak tutumunun ne olacağına 25 Üye Devlet tarafından oybirliği ile karar verilir.
Avrupa Komisyonu'nun rolü nedir?
Komisyon Üye devletlerin kendisine verdiği yetkiye dayanarak, katılım müzakereleri süresince Avrupa Birliği'nin ortak tutumuna ilişkin tüm taslakları hazırlar. Komisyon aday ülkenin kaydettiği ilerlemeleri izler ve her yıl, o ülkeye ilişkin olarak kapsamlı bir rapor yayımlar. Bu raporda aday ülkenin siyasi ve ekonomik alanlarla beraber her bir müzakere başlığı alanında, AB kriterleriyle sağladığı uyumun ayrıntılı bir değerlendirmesi yer alır.
Türkiye'de insan hakları ve temel özgürlükler alanında ciddi siyasi sorunlar ortaya çıkarsa ne olur?
Aralık ayındaki AB Konseyi kararlarına dayanan müzakere çerçevesi, temel demokratik ilkelerin "ciddi ve sürekli bir şekilde ihlal edilmesi" halinde müzakerelerin askıya alınmasını mümkün kılan bir mekanizma içermektedir.
Komisyon, gelecekte de insan haklarına saygıyı temin edecek mi?
Komisyon, Türkiye'nin tüm siyasi kriterlere uyumunu titizlikle izlemeye devam edecek. Bu bağlamda, Avrupa Konseyi ve uluslararası - ulusal sivil toplum kuruluşlarıyla sürdürülen temasların yanı sıra, Türk yetkililerle yapılan ve yasal reformlarla bu reformların uygulanmasının yakından takip edildiği düzenli toplantılar da devam edecektir.
Bununla beraber Komisyon sonbaharda sunulacak genişleme paketinin bir parçası olarak, Türkiye'nin siyasi kriterlere ilişkin ele alması gereken öncelikli konuların ayrıntılarının yer aldığı gözden geçirilmiş bir Katılım Ortaklığı belgesi de sunacak. (TK)