"Durumun ciddiyetini bir defa daha yerinde gördük. Alın teri ile geçinen insanlar için, yarın kalmamış, sıfır tükenmiş."
"Genel Yayın Yönetmeni Mustafa Arslan, Yazıişleri Müdürü Mustafa Balkan, köşe Yazarı M. Emin Doğan, Parantez Yazarları Ahmet Turan ve Çetin Oranlı ile muhabir Ali Sait Öge ile yaptığımız gezi boyunca gelinen noktadan adeta irkildik."
"Kunduracılar Sitesi'nde hangi esnaf dükkanına girdiysek, vakur,iyi niyetli ama öfke dolu değerlendirmelerle karşılaştık" diyen Merhaba gazetesi muhabirlerinin izlenimlerini aşağıda bulacaksınız...
* Dalgalı kur krizi katmerleştirmiş ve en önemli kilitlenme nedeni haline gelmiş.
* Esnaf yıllarca biriktirdiği alın terinden, deyim yerinde ise cepten yiyor.
* Geçinmek için adeta cambazlık yapılıyor.
* Kiralar dahi ödenemiyor.
* Hepsinin ortak tepkisi şu: "Eve ekmeğimizi zor götürüyoruz. Bu Hükümet bir an önce gitsin!.."
* Mehmet Usta da bu esnaflardan birisi. "Çekleri, senetleri ödeyemiyoruz. Evimize tüp alacak, dolmuşa binecek kadar dahi paramız yok" diyen Mehmet Usta, pazarda salatalığın bile kilosunun 750 bin TL'ye satıldığını, çok kötü bir dönem yaşadıklarını anlattı.
55 Frezeciden 14'ü Ayakta
* Yılların frezecisi Nuh Usta da kriz nedeniyle zor günler yaşıyor. Bir zamanlar Kunduracılar'da 55 frezecinin bulunduğunu, şimdi bu sayının 14'e düştüğünü anlatan Nuh Usta diyor ki:
"Arkadaşlarımın, akrabalarım hepsinin dükkanı vardı, birer birer kapandı. 5 tane adamım vardı, mecbur kaldığım için hepsi tek tek gitti. Burada tek kaldım. Bir tane müşterimiz var onun işini yapıyoruz. Ne vergi, ne de Bağ-Kur primi ödeyebiliyoruz. 10 yıldır bu atölyedeyim, son 2 yıldır dükkan kiramı ödeyemiyorum. 4 aylık ev kiramı da kendisi için mal ürettiğim firmadan çek alarak kapattım. Şimdilik ayaktayız, bu dönemde ayakta durmak marifet. Oda'nın krizde bize hiç faydası olmadı. Aksine bazı arkadaşlarımıza Oda'dan haciz geldi."
Esnaf, Asgari Ücrete Talim Ediyor
* Kunduracılar'ın elde ettiği gelir ancak asgari ücret kadar. Böyle olunca çoğu esnaf, tabiri caiz ise, 'cepten yiyor.
* Nuh Usta bir ilavede bulunuyor: "Ben öğle yemeğine de eve gidip geliyorum. Esnafın bu durumu yüzünden sanayi içerisindeki lokantaların da işleri bozuk."
* Halil Uğur çarpıcı bir bilgi veriyor: "Sanayicilerin çoğu atölyeyi kapatıp, mahalle aralarına eskici dükkanı açıyor. Bizim çevremizdeki imalatçıların yüzde 50'si bu şekilde gitti."
* Yağışsız bir kışın kendilerini daha da zor duruma düşüreceğini düşünüyorlar: "İnsanlar, yağış olmazsa, kışlık bir ayakkabı ihtiyacı hissetmezler."
2.5 ay yürüyerek gidip geldi
* Sayacı İbrahim Usta, anlatıyor: Parasızlık nedeniyle 2.5 ay boyunca arabaya binemedik. Evimize kadar yürüyerek gidip geldik. İşveren olarak tek bir ekmeği, birkaç kişiyle paylaşmak zorundayız."
11.30 iş bitiyor!
* Saat 11.30. Naci Usta, 10.00'da açtığı atölyesini çoktan kapatmış, evine gidiyor. Çünkü iş yok.
* Çıraklar haftalık 15, kalfalar ise 30 ila 50 milyon TL arası ücret alıyor.
* Esnafın anlattığına göre; Konya'daki büyük bir ayakkabı fabrikası, işçi sayısını 300'den 45'e düşürmüş.
* Foracı Rahim İriş, krizden önce günlük 300-400 ayakkabıyı elden geçirirken, şimdi bu sayı ancak 50-60 ayakkabıyı buluyor.
Ne düğünde gülebiliyoruz ne de...
* Ayakkabı satıcısı Mustafa Ekecik, esnafın yaşadığı dramı çarpıcı bir şekilde özetliyor: "Haftalarca siftah etmeden oturuyoruz. 20 senelik emeğimiz 1 yıl içinde eridi gitti. Bu sıkıntılar nedeniyle ne düğünde gülebiliyoruz, ne cenazede ağlayabiliyoruz.
"Önce hükümet gitmeli"
* Konya Ayakkabıcılar Odası Başkanı Hasan Uzman "2001 yılı içinde odamıza kayıtlı bin 500 üyeden, 237'si iş bıraktı" diyor. "Krizden önce yaklaşık 10 bin kişi kadar çalışıyordu, bin tane atölye vardı. Ama maalesef bu rakamlar yüzde 70-80 oranında azaldı. Büyük bir belirsizlik ve güvensizlik ortamı var. En hayırlısı bir an önce bu Hükümet'in bırakıp gitmesi." (NU)