Batman'da böyle bir tepkinin ilk defa oluşması kadın örgütleri ve medyada yankı uyandırdı.
Batman SELİS Kadın Merkezi'nden Sultan Yeğen kadınların tepkisinin sorunun çöüzmüne ilişkin bir çıkış noktası olabileceğini söyleyerek mutlaka incelenmesi gerektiğini ve kadınların kutlanacak bir cesaret örneği sergilediklerini söyledi.
Batman Çağdaş Gazetesinden gazeteci Arif Aslan kadınların medyadan talebinin korunarak haber konusu edilmeleri ve medyanın bu konuda hassasiyetle yaklaşması olduğunu aktardı.
"Batman'da Kadınlar Ölüyor" adlı kitabın yazarı gazeteci Müjgan Halis de genç kadınların tepkisini arkadaşlarının kaderiyle kurdukları ortaklıkla açıklıyor.
SELİS Kadın Dayanışma Merkezi: Çözüm için çıkış noktası olabilir
SELİS Kadın Dayanışma Merkezi'nden Yeğen "Bölgede yıllardır intiharlar sürüyor ve ilk defa böylesi bir tepki yaşandı. Çok olumlu bir gelişme. Her şeyden önce bir cesaret örneği. Genç kadınlar ailelerine ve topluma mesaj vermek istediler. Onları kutlamak gerek" dedi.
Yeğen'in beklentisi genç kadınların bu tavrının güçlenerek devam etmesi. Çünkü aynı zamanda tepkiler sorunun çözümünde çıkış noktası olabilir.
"Bu kadınlar "Artık ölmek istemiyoruz' diyorlar ancak intiharların ardında pek çok toplumsal, ekonomik, bireysel pek çok neden var. Kesinlikle incelenmesi gereken bir çıkış."
Yeğen bu tepkinin ardında bölgede sürdürülen eğitim seminerlerinin payı olduğuna inanıyor.
Medyadan özen bekleniyor
Batman Çağdaş Gazetesinden Aslan ailelerin muhafazakarlığı nedeniyle genç kadınların medyada ele alınış biçimlerinin çok önemli olduğunu söylüyor.
"Ulusal medyanın ilgisi de büyük. Genç kadınlar zaten zor olan bir şeyi başardılar. Ama hassasiyetleri var. Çoğu medyada görüntüsünün çıkmasından rahatsız. Medyanın bu konuda dikkat etmesi şart."
Aslan, SELİS'in yürüttüğü çalışma kapsamında yaklaşık 150 kadının risk altında olduğuna hatırlatıyor.
"Oysaki Demir'in mezarına kadar yürüyerek ölümleri protesto eden sadece yedi ya da sekiz kadındı. Bu nedenle, kadınların medyadan taleplerinin korunarak haber konusu edilmesi gerekiyor."
Kadınlar: "Artık Saliha'lar ölmesin"
60 yaşındaki biriyle ikinci kuma olarak evlendirilmek istendiği iddia edilen 18 yaşındaki Demir'in önceki gün (23 Eylül) iple yaşamına son vermesine dayanamayan Çamlıca mahallesindeki bir grup genç kadın yürüyerek ölümü protesto etmişti.
Batman Gazeteciler ve Yayıncılar Derneği'nden destek isteyen ve aralarında ortaöğretim öğrencilerinin de olduğu genç kadınlar, "Saliha'nın intihar nedeni ortadır. Onu iki evli ve yaşlı birine verince, o da çareyi intiharda buldu. Hayatlarımız üzerine kumar oynamaktan vazgeçilsin artık. Herkese sesleniyoruz, 'bu ölümlere bir dur' deyin' dediler.
Ellerinde "Artık Saliha'lar ölmesin", "İntiharlara son" yazılı dövizlerle mezarlığına yürüyen kadınlar, Demir için dua okudular.
Çamlıca mahallesinde oturan Ferda, Ela, Yüksel ve Sema Uğurlu, Dilan Erol, Zeynep Oruk, Tuba Doğan ve Rezan Savga, Batman'da genç kadın ölümlerinin önüne geçilmesi için herkese çağrıda bulundu.
"Saliha'nın ölümünü hazmedemiyoruz"
Genç kadınlar adına konuşan Ferda Uğurlu, "Saliha arkadaşımızın intiharını hazmedemiyoruz. İntihar nedeni apaçık ortadır. Kendisinden çok yaşlı biriyle evlendirilmek istenince, hayatının baharında yaşamına son verdi. 18 yaşındaki bir genç kadının, iki evli ve 60 yaşındaki biriyle evlendirilmek istenilmesinin sonucudur. Aralıksız genç kadın ölümleriyle her yıl yüreğimiz defalarca dağlanıyor. Anne ve babalar feryadımızı duysun istiyoruz. Kadınlar daha yirmilerine varmadan ölmesinler. Kendi rızaları olmadan istemedikleri hiçbir şeyi zorla yaptırmayın" dedi.
"Sebep her ne olursa olsun, genç kadınlar intihar ederken, sessiz kalan, bu durumu değiştirmek için çabalamayan ve seyirci kalan herkesi kınıyoruz."
"Çözüm kadınların mücadelesinde"
Gazeteci Halis, genç kadınların tıpkı kendini öldüren arkadaşları Demir gibi kendilerinden yaşça çok büyük erkeklerle kuma olarak evlendirilme baskısıyla yaşadıklarını tahmin ediyor.
"Bu tepkide bölgede kadın örgütlerince sürdürülen eğitimlerin ve mücadelenin elbette etkisi var. Genç kadınların sorunlarına başkalarının çözüm bulamayacağını görüp yürümeleri geleceğe dair umut veriyor." (EZÖ)