"İsterseniz buna 78'lilerin şanssızlığı da diyebilirsiniz" diyen Can, bu yıl kampanyanın sonunda da buna benzer bir engelle karşılaştıklarını belirtti: "11 Eylül aday listelerinin teslim günü".
Toz bulutu arasında kaybolan 78'liler
Can, bu gelişmenin kampanyayı yeni bir toz bulutunda kaybettiğini söyleyerek "Öyle sanıyorum ki kampanyanın başlangıcında yaşadığımız şanssızlık, şimdi de yaşanacak ve 78 kuşağının sesi yitip gitme tehlikesiyle karşı karşıya kalacak" dedi.
"Bütün bu şanssızlıklara rağmen 12 Eylül'ün yarattığı içler acısı durumun gizlenemeyeceğini" belirten Can, partileri üç temel soruna ve 78'lilerin hak taleplerine verdikleri yanıtlara göre değerlendireceklerini söyledi.
Esas sorun; MGK, DGM, YÖK ve Savaş
Can, Türkiye'de esas sorunun Anayasa, Milli Güvenlik Kurulu, Yüksek Öğrenim Kurulu ve Devlet Güvenlik Mahkemeleri gibi temel kurumların hayatın her alanını etkilemiş olması olduğunu söyledi.
İkinci temel sorunun ABD'nin Irak'a yapacağı saldırı ve Türkiye'nin böyle bir saldırı içinde olması olduğunu" belirten Can, Saddam Hüseyin rejiminin nasıl olursa olsun Irak'a yapılacak bir saldırıya karşı olacaklarını ifade etti.
Can, açıklamada 12 Eylül yasalarıyla ilgili üç talep öne sürdü:
* 12 Eylül yasalarının kaldırılarak, yerine gerçek toplumsal ilişkilere ve uzlaşmaya dayalı, çoğulcu, katılımcı, özgürlükçü ve eşitlikçi bir anayasa getirilmelidir.
* Darbe rejimi tüm toplumsal, siyasi ve hukuki sonuçlarıyla ortadan kaldırılmalıdır.
* 78'lilerin yurttaşlık haklarını yasaklayan Türk Ceza Kanunu'nun 31 ve 33. maddeleri, onları bir ömür boyu, sessizliğe mahkum eden ceza infaz yasasının 17. maddesi kaldırılmalıdır.
Celalettin Can, Eylül ayı içinde taleplerini desteklemeleri için siyasi partileri ziyaret edeceklerini açıkladı. (HA/NK)
