* Leyla Halid, açlık grevindeki Leyla Güven’i ziyaret etmişti. Fotoğraf: Sabiha Temizkan.
Aydınlar bugün yaptıkları yazılı açıklama ile açlık grevlerinin sonlandırılması adına hem yetkililere hem de açlık grevindekilere çağrıda bulundu.
“Ölümlere seyirci kalmayalım, hukuku ve yaşamı savunalım” başlıklı açıklamada, açlık grevlerinin kritik aşamaya geldiğine dikkat çekilerek hükümetten tecride son verilmesini talep etti.
Açlık grevindekilere de seslerinin duyulduğu, telafisi olmayan durumlar yaşanmadan eylemin sonlandırılması istendi.
“Devletin acilen adım atmasını istiyoruz”
Açıklama şöyle:
“İktidar, bir dizi başka alanda olduğu gibi cezaevlerinde de hukuk dışı uygulamalarda ısrar ediyor. Türkiye Cumhuriyeti'nin yürürlükteki yasalarının ve taraf olduğumuz uluslararası sözleşmelerin açık ihlali olan tecrit bunlardan biri.
“Tecride son verilmesi amacıyla milletvekili Leyla Güven'in başlattığı ve binlerce tutukluya yayılan açlık grevi, çok kritik bir aşamaya varmış, açlık grevindeki yüzlerce insan sakatlanma ve ölümün eşiğine gelmiş; aynı sürecin parçası olan hayatına son verme eylemlerinde bu güne kadar sekiz insanımız ölmüştür.
“Bütün yurttaşların, özellikle de cezaevlerindekilerin yaşamından birinci derecede sorumlu olan devletin yaşanan sorunu çözmek, ölümleri engellemek için acilen adım atmasını istiyoruz.
“Bu noktada çözüm, bütün tutuklulara-hükümlülere insan hakları çerçevesinde eşit, adil ve hukuka uygun davranmak, keyfi ve siyasal amaçlı yaptırımlardan vazgeçmektir.”
Açlık grevindekilere: Sesiniz duyuldu
Açıklamada, açlık grevinde olanlara da şöyle seslenildi:
“Sesiniz duyuldu. Bu sesi kamuoyuna daha yaygın duyurma, iktidarı göreve davet etme çabalarımız sürüyor. Dönülmez noktalara gelmeden, daha büyük kayıplar yaşanmadan eyleme son vermenizi, ölümü değil yaşam hakkını savunmanızı umutla bekliyoruz.
“Ülke gündeminin demokrasinin büsbütün ortadan kaldırılması tehdidine kilitlendiği şu günlerde açlık grevlerinin hedefine ulaşabileceği bir ortamın mevcut olmadığı, her geçen günün telafisi olanaksız kayıplara yol açacağı düşüncesindeyiz.
“İktidarın, 31 Mart seçimlerinde sandıktan çıkan seçmen iradesini uygulamamak için yürüttüğü manipülasyonla belirlenen provakatif ortam hukuk güvenliği yanında açlık grevlerini de çözümsüzlüğe itmektedir. Bu durum açlık grevlerinin sona erdirilmesini ve hak taleplerinin farklı demokratik zeminlerde yürütülmesini gerektirmektedir.
“Açlık grevlerindeki insanların iradesine saygımızı belirtirken, hiçbir hak talebinin gerçekleşmesine hizmet etmeyecek aksine ölümlere ya da kalıcı sakatlanmalara yol açacak çağrı ve teşviklerin karşılığı olmadığını düşünüyoruz.
“Açlık grevinde olanlara seslenebilecek bütün kurumları, partileri, kişileri, kanaat önderlerini; yaşamı desteklemeye, açlık grevlerinin sonlandırılması için ellerinden gelen her şeyi acilen yapmaya çağırıyoruz.”
İmzacılar
Açıklamada imzası olanlar şöyle:
Abdulbaki Erdoğmuş, Abdullah Demirbaş, Ahmet Dindar, Ahmet Faruk Ünsal, Ali Bilge, Ali Haydar Konca, Arif Koçer, Aydın Engin, Ayşe Erzan, Ayşe Hür, Ayşe Sevin Kırıkoğlu, Ayşenur Aslan, Bahadır Altan, Bahri Bayram Belen, Baskın Oran, Berrin Sönmez, Burhan Sönmez, Celal Korkut Yıldırım, Cihangir İslam, Emine İnci İşbulur, Erdal Karayazgan, Erdoğan Aydın, Ergin Cinmen, Ersin Salman, Ertuğrul Yalçınbayır, Eşber Yağmurdereli, Fadıl Öztürk, Faik Bulut, Fatma Bostan Ünsal, Ferhat Tunç, Fikret Başkaya, Gençay Gürsoy, Gülseren Onanç, Gürhan Ertür, Hasan Cemal, Hasip Kaplan, Mebuse Tekay, Mehmet Bekaroğlu, Mehmet Rasgelener, Metin Yeğin, Nazar Büyüm, Nesrin Nas, Nesteren Davutoğlu, Neşe Erdilek, Nurcan Baysal, Nurten Ertuğrul, Orhan Alkaya, Orhan Silier, Oya Baydar, Rıza Türmen, Selim Ölçer, Sezgin Tanrıkulu, Suavi, Şanar Yurdatapan, Tarık Ziya Ekinci, Ufuk Uras, Viktorya Çiprut, Yasemin Bektaş, Zehra F. Kabasakal Arat, Zeki Kılıçaslan, Ziya Halis.
(AS)