Fas'ta 46 yıl önce gizlice gözaltına alınan kaybedilen Abdelhak Roussi'nin ailesi aradan geçen zamana rağmen yetkilileri gerekli soruşturmayı yapmaya ve sorumluları cezalandırmaya çağırıyor.
Abisinin kaybedilişinin yıldönümünde bir açıklama yapan Khadija Roussi, "Geçen yıl DNA analiziyle kimliğinin belirlenip onu annesinin yanında onurlu bir şekilde toprağa vermeyi umuyorduk ama ne yazık ki analizler negatif çıktı. Böylece yine başa dönmüş olduk ve bir kez daha onun yasını tutmaktan alı konulduk" dedi.
Kazablanka'daki Banque du Maroc'da çalışan Roussi, Union marocain du travail (Fas Emekçiler Sendikası-UMT) aktivistlerindendi. Güçlü monarşi altında temsili bir hükümet kurulmasına karşı çıkarak 1962 seçimlerinin boykot edilmesi için çağrıda bulunmuş, 1963'te Cezayir'le yaşanan sınır çatışmasına da muhalefet etmişti.
4 Ekim 1964'te kaybedildi. Gözaltına alındığı anın hiçbir tanığı olmasa da yatak odasında kan izleri bulundu. Yakın geçmişte diğer kayıp mağdurları Roussi'nin gözaltına alındığını ve yıllarca gizlice tutuklu tutulduğunu ortaya çıkardı. 1975'te Rabat'taki bir jandarma karakolunda görüldü. Daha sonra da tanıklar bir askeri kampta bulunduğunu, 1983'te halen hayatta olduğunu öne sürdü.
Ailesinin tüm çabasına rağmen yetkililerden bugüne kadar bir açıklama gelmedi. Annesi Lalla Fatima Skalli ve babası Si Hassan Roussi oğullarının kaderini öğrenemeden öldü. Kardeşleriyse mücadelelerini sürdürüyor.
Khadija Roussi, o ve diğer kayıplarla ilgili soruşturmaların etkin biçimde yapılmasını ve hükümetin Tüm Kişilerin Zorla Kaybedilmeden Korunmasına Dair Uluslararası Sözleşme'yi imzalamasını istiyor.
Türkiye de halen sözleşmeyi imzalamadı. (EÜ)