Aynı soruşturma kapsamında tutuklanan ve Arpalı ile aynı koğuşta kalan rektör Prof. Dr. Yücel Aşkın da olay üzerine kalp rahatsızlığı geçirerek hastaneye kaldırıldı.
Arpalı'nın ölüm nedeninin intihar olduğu otopsi raporuyla kesinleşti. Arpalı'nın cenazesi bugün İskele Mezarlığı'nda toprağa verildi.
Adalet Bakanı Cemil Çiçek, Arpalı'nın ölümüyle ilgili cezaevi yönetiminin bir ihmali olup olmadığının incelendiğini açıkladı.
Arpalı'nın durumunun diğer tutuklular gibi belirli aralıklarla ele alındığını ve tutukluluk halinin devamına karar verildiğini söyleyen Çiçek, "Her şey hukukun içindedir" dedi.
Arpalı'nın iple intihar ettiğinin hatırlatılması üzerine Çiçek, "İp olmasa bile çarşaf var orada. Çarşafı kesiyor yine yapıyor. Çarşafsız da yatıracak halimiz yok" diye konuştu.
Arpalı'nın avukatı Hasan Akköprülü, "Davanın açılma süresinin uzaması, Arpalı'nın psikolojisini bozmuştu" dedi.
Otopside de Arpalı'nın iple intihar ettiğinin belirlendiğini ifade eden Akköprülü, "Bir cezaevinde intihara yol açacak malzemelerin bulundurulmasını sakıncalı görüyorum. Ancak cezaevi yetkilileri, mahkumların çamaşırlarını asması için zaman zaman ip verdiklerini belirttiler" dedi.
Yükseköğretim Kurulu (YÖK) Başkanı Erdoğan Teziç, Arpalı'nın intiharını büyük bir trajedi olarak nitelendirdi.
Teziç, "İçinde bulunduğumuz trajik dönemde, vicdanımızın daha fazla sızlamadan, konunun açıklığa kavuşmasını istiyoruz" dedi.
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Grup Başkanvekili Kemal Anadol, Arpalı'nın, 4 aydır tutuklu bulunmasına rağmen hakkında iddianame hazırlamayanların, Arpalı'nın intiharındaki manevi sorumluluktan kurtulamayacağını savundu.
Anadol, 6 aya yakın tutuklu bulunan Arpalı'nın iddianamesinin neden hazırlanmadığı sorusunu da yönelterek, "Delilleri yok mu edecekti? Kaçacak mıydı?" dedi.
Geç kalmış adaletin, adalet olamayacağını dile getiren Anadol, "Şemdinli'deki savcı, mahkemeye bile sevk etmeden, bomba attıkları söylenen 2 kişiyi serbest bırakırken, üniversite genel sekreter yardımcısı, ikametgahı belli, devlet kamu görevlisi olan Arpalı'nın 6 aydır mahkeme önüne çıkarılmaması, ayrı bir çelişkidir" diye konuştu.
Van Cumhuriyet Başsavcılığı, YYÜ Tıp Fakültesi Hastanesi'ne 25 milyon dolarlık tıbbı cihaz alımı ihalesinde yolsuzluk yapıldığı iddiasıyla, 5 Nisan'da Aşkın, yardımcısı Prof. Ayşe Yüksel, genel sekreter Prof. Işık Tepe ve yardımcısı Enver Arpalı hakkında soruşturma başlatmıştı.
Arpalı 11 Temmuz'da sevk edildiği mahkemece "çıkar amaçlı suç örgütü oluşturmak, tehdit ve baskıyla ihaleye fesat karıştırmak, resmi evrakta sahtecilik" iddiasıyla tutuklanmıştı.
Soruşturma kapsamında temmuz ayında kampüsteki konutuna baskın düzenlenen Yücel Aşkın da, 15 Ekim'de tutuklanmıştı. Aşkın da, Arpalı ve biri polis üç kamu görevlisiyle aynı koğuşa konulmuştu.
YYÜ Tıp Fakültesi Araştırma Hastanesi Başhekimi Doç. Dr. Hüseyin Avni Şahin, Arpalı'nın ölümünün ardından Rektör Aşkın'ın önce psikolojik rahatsızlık geçirdiğini, sonra da kalbinden rahatsızlandığını belirterek, "Kalp spazmını izleyen ileti bozukluğu ve pankreatik şüphesiyle yoğun bakımda tedaviye alındı. Hayati tehlikesi mevcut olup, tedavisi sürüyor" dedi. (KÖ)