Gazeteciliğin internet çağında geleceğini anlamasına yardımcı olmaya yönelik bir girişim olan NiemanLab her yıl gazetecilik ve dijital medya alanında çalışan insanlara gelecek 12 ay içinde ne düşündüklerini soruyor.
Her yıl olduğu gibi, 2019 yılında da gazeteciliğe dair tahminler yakın zamanda NiemanLab’de yayınlandı. Tahminler gelmeye devam ettikçe de güncelleniyor.
Gelen tahminler arasından bazıları şöyle:
* Community Impact Gazetesi’nin kurucu John Garrett: “Abonelik fiyatlarının artmasının son beş yılı, gazete yöneticilerinin en sadık abonelerinin bile ödemeyecekleri bir bedeli olduğunu fark etmeye başlamasıyla yavaşlamaya başlayacak.”
* New York Times'ta dijital geçiş stratejisi için üst düzey bir editör olan Charo Henríquez: “İzleyicilerimize güven inşa etmeli ve bu güveni sürdürmeliyiz. Ve ‘kitleler’, ‘izleyici’ değildir, çünkü dijital haber tüketicileri yekpare değil ve onlara bakma şekilleri de olmalı.”
* Louisiana Eyalet Üniversitesi'nde siyasal iletişim konusunda Yardımcı Doçent Joshua P. Darr: “Siyasi haberlerin kamulaştırılması, başkanlık kampanyasıyla desteklenen 2019'da hızlanacak.”
* Serbest multimedya muhabiri Elva Ramirez: “Akıllı telefonlarla insanların iletişim kurma yöntemlerinin nasıl değiştiği göz önüne alındığında, haber odalarının benzer riskler almasının zamanı geldi. Şimdiden gerçekleşmeye başladı, ancak gelecek yıllarda, görsel iletişimin geleneksel sınırlarını bozan haber özelliklerine yatırım yapmak, güncel haber odası için en heyecan verici hikaye anlatımı fırsatı.”
Gelen tahminlerden bazıları bu şekilde. Her ülkede ve her gazetecide farklı dinamikler ve bunlara yönelik tahminler söz konusu. Peki, bu tahminlerde Türkiye’den bazı ortak noktalar bulunabilir mi?
"Türkiye Yine En Çok Gazeteci Hapseden Ülke"
Gazetecileri Koruma Komitesi 2018 Raporu geçtiğimiz günlerde yayımlandı. Raporda Türkiye üçüncü kez en çok gazeteci hapseden ülke oldu. CPJ'ye göre Türkiye’de hapsedilmiş en az 68 gazeteci var. Bu yıl hapse giren ve çıkan ya da tutuksuz yargılanan düzinelerce gazeteci bu sayıya dahil değil. bianet'in Medya Gözlem Raporu'na göre ise 123 gazeteci Ekim 2018 tarihine hapiste girdi.
Türkiye’de gazeteciliğin durumu böyle iken, 2019 yılında gazeteciliğe dair tahminleri Erol Önderoğlu, Gökçer Tahincioğlu, Demet Bilge Erkasap ve Zeynepgül Alp’e sorduk.
Tahincioğlu: Bir tahliyeye sevinirken bir başka tutuklama…
Milliyet gazetesinde 20 yıldır yer alan ve geçtiğimiz aylarda ayrılan Tahincioğlu, birçok gazetecilik ödülü aldı. Şimdi T24’te yazıyor.
“Onlarca gazetecinin işsiz kaldığı, öncesinde işsiz kalan yüzlerce gazetecinin de işsiz geçirdiği 2018 elbette basın açısından hiç parlak değildi” diyor Tahincioğlu ve şöyle anlatıyor:
"Tutuklu gazeteci sayısının ortalama 150'nin altına düşmediği bir yıl daha geçirdik. Bir tahliyeye sevinirken bir başka tutuklamaya üzüldüğümüz, hakkında dava açılan onlarca meslektaşımızın tutuksuz yargılanıyor olmasıyla avunduğumuz bir yılın ardından, mevcut medya yapısı, gazeteciliği ele alış biçimi ve alternatif mecraların sayısının giderek azalması da göz önünde bulundurulursa 2019'da çok umutlu olmak için bir neden yok.”
Mesleğine bağlılığını eskiden bu yana bildiği gazetecilerin hakikati arayış inadını sürdürmesi, bu gazetecilerin yeni kurumlar inşa etme gayreti ve tüm zorluklara rağmen bu gayreti destekleyenlerin var olması, az da olsa yeni yılda da umut beslemesini sağlıyor Tahincioğlu’nun.
“Gazeteciler umutlu değil ama inatçı”
2019'un gazetecilik açısından nasıl geçeceğini sorduğumuzda, “Genel anlamda çok parlak geçeceğini düşünmüyorum” diyerek yanıt veriyor Tahincioğlu ve devam ediyor:
“Söz ettiğim bu gayretlerin sonucunda haberin yeniden değerli kılınacağı bir ortama kapı aralanacağını düşünüyorum. Özel haberlerin, araştırmaların yeniden değer kazanmaya başlaması, gazetecilerin yeniden ayağa kalkmasının işaret fişeği olabilir. 2019'da bu işaret fişeğini yakmayı başarabilirsek, gazeteciler için de umutlanmaya değer bir ortam oluşabilir.”
Gökçer Tahincioğlu, umutlanmaya değer bir ortamın oluşması sonucu olarak, toplumun hakikatle bağının da kuvvetleneceğini ifade ediyor.
“Böyle bir ortam büyük sermayeli medya gruplarının da alternatif medya kurumlarının da kendini yeni baştan tarif etmesi sonucunu doğuracaktır. Gazeteciler çok umutlu değil belki ama çok inatçı. 2019, bu inadın sonuçlarını görebilmek açısından önemli.”
Alp: 2019’da gazetecilik dijital alanda daha da yoğunlaşacak
Zeynepgül Alp, 2001’den bu yana gazetecilik yapıyor. Çeşitli internet sitelerine haber ve makaleler hazırladı. Medyapod'da Pod 360 programını hazırlayıp sunuyor.
Alp ilk olarak, 2018 yılının gazetecilik açısından oldukça zorlu bir yıl olduğuna ve kağıt maliyetlerine değiniyor:
“Kağıt maliyetlerinin artması ve tirajların düşmesi Habertürk ve Vatan gibi gazeteleri dijitale doğru yönlendirdi. Bazı dergiler yayın hayatlarına ara verdi ya da baskı sayısını azalttı. Televizyon kanallarında ise ani yönetim değişiklikleri ve ekonomik sıkıntılar nedeniyle birçok arkadaşımız işini kaybetti.”
Yerel basında da durumun çok farklı olmadığını belirten Alp, sözlerini şöyle sürdürüyor:
“Tüm bu arkadaşlarımız için en büyük fırsat internet gazeteciliği oldu. İnternet gazeteciliği, haberi veriş hızı ve ulaşılabilirlik açısından hedef kitlelerin en önemli haber alma aracı haline geldi.
“2019 yılında da gazeteciliğin dijital alanda daha da yoğunlaşarak artacağı görüşündeyim. Çünkü radyo, televizyon ya da gazetelerde göremediğimiz birçok haberi yine yeni medya kanallarında görüyor olacağız.”
“Daha çok podcast, youtube içeriği ve araştırmaya yönelik haberler”
Alp, insanların merak ettikleri konuları hakkında daha çok podcast yayını, daha çok youtube içeriği ve daha çok araştırmaya yönelik haberi farklı açılardan internet yayıncılığında bulabileceğimizi vurguluyor.
“Belki 2019’da alternatif içerikli yayınlara sahip olan, farklı yapımları içinde bulunduran internet televizyonlarına da kavuşulur. Ancak kaliteli içerik üretmek için maddi kaynaklara ihtiyaç var. Bu nedenle bağımsız medyanın daha çok desteklenmesi ve buradaki gazeteci arkadaşlarımızın da televizyon ya da gazetelerde çalışan arkadaşlarımızla eşit ücret ve haklara sahip olması 2019'da gazetecilik alanındaki temennilerim arasında.”
Önderoğlu: Umut ancak dayanışmada
RSF Türkiye temsilcisi ve BiA Medya Gözlem Raportörü Erol Önderoğlu ise pek umutlu bakmıyor ancak “Hiç mi umut yok?” diye sorduğumuzda “Umut ancak dayanışmada!” diye vurguluyor.
“2019’da cezaları onanan gazeteciler birer hükümlü olarak hapishanelere düşmeye devam edecek. Eleştirel sesler kısılana kadar linç kampanyaları ve baskılar öyle görülüyor ki son bulmayacak.”
Önderoğlu, 31 Mart yerel seçimlerine gergin girilmesi ve Mayıs’taki Avrupa Parlamentosu seçim sonucunda sağ partilerin Türkiye karşıtı siyasetinin ağırlık kazanmasını durumunda, bunun iktidarın AB ve sivil topluma karşı olumsuz hamlelerine de yol açabileceğini vurgulayarak, “Sorunların ‘ülkeye zararlı’ diye halının altına süpürüldüğü dönemler gazetecilik açısından hep zor geçmiştir. Her durumda 2019 da zor geçecek” diyor.
Erkasap: 2018 zordu, 2019 daha zor olacak
Gazeteciliğe 1996’da başlayan Demet Bilge Erkasap, Radikal, Vatan, Hürriyet gibi gazetelerde yer aldı. Halen Hürriyet'te gündem-politika editörlüğü yapıyor.
Mesleğin zor zamanlardan geçtiğini, 2018’in zor olduğu gibi 2019’un da daha da zor olacağını ifade eden Erkasap, “Bir yere bağlanamayan tartışmalar arasında umut veren bir durumu gözden kaçırmamak gerekiyor. O da iyi haberciliğin yükselişi. Sosyal medya bunu çok net gösteriyor. Araştırılmış, üzerine çalışılmış, teyit edilmiş iyi bir haber mutlaka kendini gösteriyor, binlerce kişiye ulaşıyor ve ses getiriyor.”
Erkasap, önümüzdeki yılda ise olması gereken haberciliğin, iyi muhabirliğin daha fazla ön plana çıkması, desteklenmesi ve sürdürülebilir koşullara ulaşabilmesi gerektiğini vurguluyor. (SO/EKN)